17 Ott

Serbest Gezen Bir Okul - BEM İlkokulu - Sivrisinekler ve Dev Mantarlar

Bilgeliğin Eşsiz Macerası İlköğretim Okulu bizimleydi bugün.Havanın güneşli olduğu ılık ve keyifli sonbahar günlerindeyiz. Mantarlar nemli ve sıcak toprakta boy göstermiş durumda. Sivrisinekler de havanın ılık olmasından istifade, hala çevremizdeler. Bu sene daha önce hiç karşılaşmadığımız bir tür sivrisinek var bölgede. Israrla yapışan, bırakıp gitmeyen ve ısırdıktan sonra alerji yapan bir tür. Permakamp ailesi ve çocukları yazdan bu yana bu sivrisinek kolonisi tarafından sürekli ısırılıyor ve kabarıyor; bir iki gün kaşınmaktan öte bir yan etkisi görülmüyor neyse ki. Bugün de bolca ısırıldık hep birlikte.

Mantarlar, hala yemyeşil olan çimenler, henüz yeni yeni sarıya çalan ağaçlar; harika bir tabiatla sarılmış durumdayız. Gün hızla başlıyor. Yapacak çok işimiz mevcut; ama önce yine de 15 dakika serbest zamanımız var. Sabah uzun bir yol kat ederek gelen çocuklar kısa bir süre dilediklerini yapıyorlar öncelikle. Serbest zamanın akabinde hemen ekiplere ayrılıyoruz. Bir grup Seteney’le birlikte orman yürüyüşüne çıkıyor. Geride kalan grup ise iki farklı çalışma yapmak üzere ekiplere ayrılıyor. Bir ekip mutfak ekibi, diğeri bahçe ekibi. Mutfak ekibinin işi çok ciddi bu yıl. Öğlen yiyeceğimiz yemekleri pişirecekler bize. Menüde taze makarna (erişte), sarımsaklı domates sosu, ev yapımı yoğurt ve muhteşem Permakamp çorbası var. Mutfak ekibinden iki kişi Tolga ile birlikte çorbayı pişirmeye girişiyor. Diğerleri Nesrin’le beraber taze makarnayı (yani erişteyi) açıyor ve bıçakla kesiyorlar ince ince. Burada incelik çok önemli, yoksa yenilir yutulur bir şeye benzemiyor erişte. Çorbanın içinde yok yok; patates, soğan, elma, kabak, mercimek, zerdeçal, kimyon... Mutfak ekibi hararetle çalışa dursun, bizim de işimiz başımızdan aşkın bahçede. Geçenlerde komşumuz Cam Ocağı Vakfı’nın bahçesindeki kavak ağaçları kesildi. Çok yaşlanmışlardı ve devrilme riski taşıyorlardı. Bu devasa ağaçların büyük kısmı Permakamp arazisinde kaldı. Bir kısmı bizim oyun alanımızda hayat bulacak kendine, diğer bir kısmı da kışlık odun olacak. Oyun alanına taşınan parçaları Mehmet’le beraber dönüştürmeye başlıyor çocuklar büyük bir keyifle. Bu odunların, kütüklerin, dalların farklı farklı depolanması gerekiyor ivedilikle, zira hem yağmurlar yakın hem de bakla bezelye ekeceğiz bu araziye. Karıncalar gibi çalışmaya başlıyoruz. Bazı parçalar oyun alanına taşınıyor, bazı parçalar fırının yanında kış için istifleniyor. Mutfak ekibi ve biz yoğun bir şekilde çalışıyoruz. 

Öğle vakti ormandan dönen ekiple birlikte bir iştah yemeğe oturuyoruz. Yemekler çok leziz. Yemekler yendikten sonra her çocuk kendi bulaşığını yıkıyor, öğretmenlerinin ve Tolga’nın desteğiyle, ve sonrasında serbest oyun saati başlıyor. Günün en keyifli zamanlarından biri bu. Uzun bir orman yürüyüşü ve bir dolu yoğun çalışmanın ardından keyifli bir serbest zaman. 12:00-13:10 arası yemek saati, bulaşık ve oyun. 13:15 suları yine ekiplere ayrılıyoruz. Sabah ormanda yürüyen ekip Permakamp’ta kalıyor. Sabahı Permakamp’ta geçiren ekip olarak bu defa biz çıkıyoruz orman yürüyüşüne. Ormanda dev mantarlar var. Uzun ve farklı bir rota kullanıyoruz bu yıl ormanda. Yürüyüş yolu geniş bir çayıra bağlanıyor. Bu çayırlık alanda öğretmenler öğrencileri ile birlikte doğal malzemeler toplayıp bunlarla kocaman resimler yapıyorlar, sonra da oyunlar oynuyorlar birlikte. Biz çayırda keyif yaparken, Permakamp’ta önce açık sınıf çalışması yapıyor öğrenciler öğretmenleri ile birlikte. Konumuz böcekler, tohumlar ve suyun döngüsü. Açık sınıfın peşi sıra yine mutfak ekibi ve bahçe ekibi olarak ikiye ayrılıyorlar. Mutfak ekibi yarının yoğurdunu mayalıyor ilk iş olarak. Her okul bir diğer okul için yoğurt mayalıyor. Maya nedir? Fermantasyon nedir? Bunlar konuşuluyor mutfakta. Sonra gelecek günlerde yiyecekleri turşuları kuruyorlar birlikte. Bu yıl mutfakta üretilen her şeyi çocuklar birlikte tüketecekler afiyetle.

Biz de ormandan dönüş yoluna düşüyoruz zamanı gelince. Yolumuz uzun. Farklı bir rota izleyeceğiz dönüş yolunda. Biraz düzlük, biraz yokuş, sonra kısa bir tırmanış ve   bir tepeye varıyoruz. Bu tepecik bir kekik tarlası ve kuş bakışı etrafı izleyebildiğimiz keyifli bir konaklama alanı. Önümüzde aşağıda çayırlar, araba yolu ve az uzakta Permakamp görünüyor.... Buradan birlikte etrafı izliyoruz bir süre. Ardından biraz yorgun ve ellerimiz kekik kokulu devam ediyoruz yola. Az daha tırmanıyoruz ve yine ormanın içine giriyoruz. Sonrasında yokuş aşağı sakin bir yürüyüş. Permakamp’a varıyoruz nihayetinde ve okula dönüş hazırlıkları başlıyor. Zaman gelip geçmiş yine.

 Güneş Savaş

 

Read 7145 times Last modified on Domenica, 27 Ottobre 2019 23:27

Haber Postası

captcha 

Hakkımızda

S.S.Permakamp
Riva Tüketim Kooperatifi

V.D. - Zincirlikuyu 7280400079
Adres - Gülbahar Mh. Avni Dilligil Sk. Akün Apt. No:20/4
İletişim : info@permakamp.com