Serbest Gezen bir Okul - Sultan Çiftçiliği İlköğretim Okulu 4. Sınıflar - Çamura Şekil Vermek
Sultançiftliği İlköğretim Okulu 4. Sınıf öğrencileri bizimle beraberdi bugün. Yağmurun ardından hava ılık ve bulutların arasından güneş yüzünü ara ara gösteriyor. Permakamp arazisi ise ıslak. Çocuklar her zamanki gibi büyük bir coşku ile geliyorlar Permakamp’a. Çantalarını yerleştirdikten sonra hemen oyun alanına koşuyorlar. Yaklaşık 20 dakika serbest zamanları var. Ardından bir grup Mehmet ve öğretmenleri eşliğinde orman yürüyüşüne çıkıyor. Permakamp’ta kalanların ise saat 10:30 suları atölyeleri başlıyor. Mutfak atölyesi ve bahçe atölyesi ekipleri olarak ikiye ayrılıyorlar. Mutfak ekibi ekşi maya hamurdan patatesli ve peynirli pide hazırlayacak ve çorba pişirecek. Çocuklar Nesrin ve Tolga’yla öğle yemeği hazırlığına başlıyorlar.
Serbest Gezen bir Okul - Sultan Çiftçiliği İlköğretim Okulu 3. Sınıflar - Rüzgar ve Çamur
Sultançiftliği İlköğretim Okulu’ndan 3. sınıf öğrencileri bizimleydiler.Güneşin ısıttığı, lodosun sersemlettiği bir gün. Rüzgâr estikçe uçuruyor ama durduğunda sıcacık bir güneş bizi sarıyor. Gün çocukların olağan Permakamp’a kavuşma sevinci ile başlıyor. Koşarak giriyorlar kapıdan. Çantalar ve ceketler aceleyle yerlerine yerleştiriliyor ve bir telaş oyun alanına koşuyorlar. Yaklaşık 20 dakika serbest oyun zamanları var. 10:30’da atölye çalışmalarına ayrılıyorlar; mutfak atölyesi ve bahçe atölyesi.
Serbest Gezen bir İlkokul - YÖM Okulları - Sıkılmak İçin Zaman Yaratmak
YÖM Okulları’ndan 3. Sınıf öğrencileri bizimle beraberdi bugün. Güneşli ve serin bir gün yine. Çocuklar ve öğretmenler harika bir enerji ile giriyorlar kampa. Güne hazırlar. Uzun yoldan geldiler, biraz koşturmaya, kaslarını çalıştırmaya ve temiz havaya ihtiyaçları var. Lakin öğle yemeği telaşımız var.
Öğretmenleri Doğa Olan Bir Okul - Anakent Koleji 2. Sınıflar – Çamurun Modası Geçmiyor
Kampa üçüncü gelişleri 2. sınıfların. Hava şanslarına yine yağışsız ama soğuktu. Çantalarını bırakıp koşarak dome’a girdiler. Tabi içerde soba yanıyor. Şaşkınlıklarını gizleyemiyorlar; “Aaa burada ateş yanıyor”. Soba kelimesini daha önce duymamış olanlar var içlerinde. Yanansa kuzine; kuzine kelimesinden hiç bahsetmedim zaten. Önce soba kelimesini öğrendiler.
Öğretmenleri Doğa Olan Bir Okul - Anakent Koleji 1. Sınıflar – Havalar Soğudu Kuşları Beslemek Gerek
Tam kadro geldi yine 1. sınıflar. Hava soğukmuş, çamurmuş, ıslanmakmış, sobada ısınmakmış, her şey mutluluk bu çocuklar için. Havanın soğuk olmasına aldırmadan bir çoğu dışarıda kahvaltı etti yine. Bazıları ise dome’daki sıcaklığa hayır diyemeyip soba yanında yediler yemeklerini.
Öğretmenleri Doğa Olan Bir Okul - Anakent Koleji 2. Sınıflar – Biz de toprak üretebiliyormuşuz!
Bu ay ikinci sınıfların da ikinci gelişi Permakamp’a. Havaların soğuması sebebiyle olsa gerek daha az çocuk var bu sefer. Halbuki soğuk havada da çok eğleniyor çocuklar. Sadece lahana gibi giyinmeleri yeterli; ince ama çok katmanlı. Üşüdükçe üzerine bir katman daha alma mantığıyla giyinseler terlemeyecekleri için hasta da olmazlar.
Az kişi olmanın rahatlığında bu sefer çocuklar. Her alanda defalarca istediklerini yapabiliyorlar. Ama her zamanki gibi planlanmış oyunlardan ziyade, çamur ilgisini çekiyor çocukların. Hiçbir çocuk çamurla ve kumla oynamaktan bıkmıyor.
Bu ayın konusu kompost. İkinci sınıfların şaşırdığı konu çöplerimizle toprak üretebileceğimiz oluyor. Solucanları sevmek de çok keyifli ama soğuk kompost alanında daha çok vakit geçirmek istiyorlar. Durum böyle olunca tabi uğraştılar durdular kahverengi atıklarla yeşil atıkları dengelemeye. Saman taşıdılar, toprak taşıdılar, getirdikleri atıkların üzerine örttüler.
Solucanlar şunları sever ama bunları yemez. O zaman bunlar soğuk komposta. Ama asidik olanları soğuk kompostta daha zor toprağa çeviriyoruz o zaman ne yapacağız? O zaman Bokashi kompostuna yönelmemiz gerekiyor. Bokashi kompostunu da öğrendikten sonra başlıyoruz bokashi serumu hazırlıklarına…
Eğlenerek öğreniyor çocuklar doğada. Sadece durmayı tercih eden bile var. Etkinliğe o kadar boğuyoruz ki çocuklarımızı, Permakamp’a geldiklerinde arada durma ihtiyacı hissediyorlar ya da bazen sadece bir kütük üzerinde dengede durabilmeyi deneyebiliyorlar…
Burada sabahlar sakin ve dingin. Çocukarın eli toprakta, rüzgar yüzlerine vuruyor ferah ferah. Toprak üretebiliyorlar burada ve dünyaya katkılarını olduğunu hissediyorlar. Sadece atıklarını doğru ayrıştrarak bile kendilerinin bu dünyaya faydalı olabileceklerini hissederek ayrılıyor ikinci sınıflar da buradan bu ay…
Esin Kuşluoğlu
11.11.2019
Serbest Gezen iki Okul - Sultan Çiftçiliği İlköğretim Okulu ve Tırtıl Anaokulu - Traktör Günü
Bugün Sultan Çiftçiliği İlköğretim Okulu ve Tırtıl Anaokulu bizimle beraberdi. Traktör Geldi! Ekim ve Kasım ayları tohumların toprakla buluşma zamanı. Bugün Permakamp’a traktör geldi. Bu bizim için her yıl bu mevsimde olagelen şenlik tadında bir buluşma. Çocuklar büyük bir keyifle izliyorlar traktörü; ardından tarlaya girip tohum atıyoruz hep birlikte. Kurda, kuşa, aşa! Bakla, bezelye, fiğ, yulaf ve arpa tohumları çocukların ellerinden düşüp toprakla buluştu bugün. Yarın ise yağmurlar başlıyor. Büyük heyecanla beklediğimiz bereket yağmurları. Tohumları yumuşatıp toprakla karıştıracak yağmurlar. Şimdi ayrıca kuşların göç mevsimi ve tabii balıkların da J. Yağmurlarla birlikte hızla soğuyacak olan denizlerde de göç başlıyor. Tüm kainat hep beraber kışa hazırlanıyoruz, tatlı sonbahar havasında. Permakamp’ta bir dolu kışa hazırlık işimiz var...
Öğretmenleri Doğa Olan Bir Okul - Anakent Koleji 1. Sınıflar – Solucanlar Gerçekten Pembeymiş!
Bu ikinci Permakamp ziyaretleri 1. sınıfların. Bu sefer kendilerinden daha emin, neyin nerede olduğunu bilen ve daha önce gelmemiş arkadaşlarına yardımcı olmaya hevesli çocuklarla karşılaştık. Tuvaleti bulamayanlara yardım edenler, bulaşık yıkamayı anlatanlar, kedinin nasıl sevileceğini gösterenler, Zip line’dan samana atlamaya korkanları cesaretlendiren arkadaşlar. Biraz daha ortama ayak uydurmuşlardı bu sefer.
Öğretmeni Doğa olan bir Okul – Anakent Koleji 3. Sınıflar – Toprağın Dili..
Anakent koleji 3 sınıflar “Öğretmenimiz Doğa” programı kapsamında Permakamp’ta çalışma yaptılar bugün. Geçen yıldan bir sınıf büyümüş olarak kapıdan girer girmez kendini belli eden bir bilmişlikle geldiler. Nerede ne yapacaklarını planlamışlardı. Aralarında yeni arkadaşları vardı. Onlar ise şaşkın şaşkın söylenenleri takip etmeye çalışıyorlardı. Kahvaltı soruları az, tuvaletin yerini bilen, sabah kahvaltı etmeden gelmiş, ve ben konuştuğumda susmaya hazırlanmış bir guruptu.
Serbest Gezen bir İlkokul - YÖM Okulları - Köpekler, Böcekler, Yılanlar ve Diğerleri..
YÖM Okulları’ndan 3. Sınıflar bizimleydi bugün.Açık havada birlikte geçireceğimiz uzun bir dönemin ilk buluşmasıydı bugün. Hava keyifli bir sonbahar havasıydı. Ama daha nicelerinde bir araya geleceğiz Permakamp’ta. Yağmuru, rüzgarı, serin kış günlerini karşılayacağız önce; ardından tatlı yağmurları ile yine bahar gelecek. Bu süreçte pek çok değişimi gözlemleyeceğiz; hem kendimizde hem de doğada. Mesela böcek ve köpek korkusu, çamur ve kirden duyulan rahatsızlıklar... Bunlar tanıdık olduğumuz ama adım adım ardımızda bıraktığımız duygular olacak zaman içerisinde. Bugün kimi alışkanlıklarımızı değiştirmeye başladık bile. Kimi kaygılarımızla yüzleşip onları sıkı sıkı tutmayıp bırakabileceğimizi bile gördük. Serbest Gezen Çocuklar ekibi olarak kendimizi kolaylaştırıcı olarak tanımlıyoruz. Öğretmen değiliz, eğitmen veya rehber değiliz. Belki biraz doğa akıl hocası diyebiliriz kendimize. Mümkün olduğunca elvermek ve destek olmak işimiz.